23 Nisan 2015 Perşembe

Amerika Birleşik Devletleri Görülecek Yerler

San Francisco

Kaliforniya eyaletinin bir şehri olan San Fransisco, 1906 depremi ve yangınlarla yerle bir olsa da, kısa sürede gelişerek, bugünkü görkemli haline bürünmüş.
Hippi akımının merkezi olan şehir, alışveriş merkezleri, müzeleri, özel mimarideki binalarıyla kültür merkezi konumunda.
Gökdelenlerin bulunduğu bölge olan Financial District’te, şehrin sembollerinden olan Transamerica Pyramid, 260 metrelik yüksekliği ve mimarisiyle görenleri cezbediyor. 1972 yılına kadar dünyanın en yüksek binası olma özelliğini elinde tutan, bu bina görülmeye değer yerinden.
San Francisco'da Çin mimari yapısının hakim olduğu, kendinizi Çin’de sanacağınız China Town bölgesi de gezilebilecek yerler arasında. Bölgede bulunan Tin Hau Temple'ın, Amerika’da bulunan en eski Tao tapınağı olma özelliği göz ardı edilmemeli. Buraya göç eden Çinlilerin 160 yıl süresince nasıl yaşadıklarını merak ediyorsanız, Chinese Historial Society of America Museum’u ziyaret etmelisiniz. Ülkede 1906 yılındaki depremden sonra yaşanan büyük yangında hayatını kaybetmiş itfaiyeciler anısına yapılan, itfaiye hortumu yapısıyla Coint Tower kulesini de görmelisiniz.
Sahile doğru ilerlediğinizde, Fishermans Wharf bölgesinin, oldukça canlı ve eğlenceli olan iki katlı rıhtımı Pier 39’u göreceksiniz. Restoranları, müzeleri, eğlence parkları, tezgahta satılan yengeç bacakları ile keyif alacağınız bir yer. Bu arada rıhtımdaki fokları ve Alcatraz Adası'nı izlemeyi unutmayın.



Smithsonian Müzeleri

Dünyada ziyaretçi rekorları kıran, Smithsonian Müzeleri, Amerika Birleşik Devletleri'nin Washington DC şehrinde bulunuyor. Bu müzeler; Amerikan Tarih Müzesi, Amerikan Sanat Müzesi, Havacılık ve Uzay Müzesi, Ulusal Tasarım Müzesi, Doğal Tarih Müzesi gibi 19 adet müzenin yer aldığı, içerisinde hayvanat bahçesinin olduğu ve 9 adet araştırma merkezinden oluşmakta. İçlerinden en fazla rağbet göreni ise, Ulusal Doğal Tarih Müzesi.
Alcatraz Adası, Alcatraz Cezaevi ve Müzesi
Alcatraz Adası, San Francisco Körfezinde bulunan bir ada. Ada içerisindeki Alcatraz Hapishanesi dünyaca ünlü bir yer. Geçmişte Al Capone, Kuş Adam Robert Stroud gibi birçok ünlü suçluyu ağırlamış hapishane; günümüzde müze olarak kullanılıyor ve yoğun ziyaretçi akınına uğruyor. Ziyaretçilerin en fazla rağbet ettiği şey, 1962 yılındaki mahkumların son kaçış planları ve hücreleri. Adada bulunan hediyelik eşya dükkanında ise, cezaevi ile ilgili her şeyi bulmak mümkün. Mahkumların kullandığı Armada armalı çatal, bıçak ve bardaklar da bunlara dahil.
San Francisco Havaalanı Müzesi
Uluslararası havaalanı terminalinin 1068 metrekarelik bölümünde hizmet veren müze, hava taşımacılığında kamu bilincini arttırmak amacıyla açılmış. Ülkede ilk havaalanı müzesi olma özelliğini taşıyan bu müzede, kitap, dergi, broşür, resim, fotoğraf gibi aydınlatıcı yazılı belgeler, ziyaretçilere sunulmakta. Yolcular için eğitim ve kültür deneyimi sağlayan müze, oldukça ilgi çekiyor.


Özgürlük Heykeli

New York şehrindeki Özgürlük Adası üzerindeki heykel, 1886 yılından beri Amerika’nın simgesi olmuş. Dünyanın en bilinen anıtı olan Özgürlük Heykeli, Fransa tarafından Amerika’ya 100. kuruluş yılı hediyesi olarak verilmiş. Bakırdan yapılan heykelin sağ elinde meşale, sol elinde üzerinde bağımsızlık bildirgesinin tarihinin yazılı olduğu kitabe var. Ziyaretçilere açık olan heykeli görmek isteyenler, feribotla adaya giderek, meşaleye kadar çıkabiliyor, bu şekilde New York Limanı'nı seyretme şansına da sahip oluyorlar. Unesco Dünya Mirasları listesindeki heykel, Amerika’ya gideceklerin görmesi gereken bir sembol.



Empire State Binası

1972 yılına kadar dünyanın en yüksek binası olan New York’taki bu gökdelen, 102 katlı ve günümüzde en yüksek 3. bina olma özelliğini koruyor. Kışın bazı zamanlarda alt katlarına yağmur yağarken, üst katlarına kar yağan böylesine ihtişamlı bir gökdelen, haklı bir ilgi ve beğeni görüyor.
Brooklyn Köprüsü
Amerika Birleşik Devletleri'nin New York şehrinde Brooklyn ile Manhattan’ı birbirine bağlayan köprü, dünyanın 8. harikası olarak kabul ediliyor. Şehrin sembolü haline gelen köprü, yapım sırasında yaşanan talihsizliklerle de anılıyor. 13 yılda tamamlanabilen köprü, dönemin en geniş asma köprüsü ünvanına sahip. Yaya ve bisiklet yolu da bulunan köprü, fotoğrafçıların en gözde mekanı.


Williamsburg Köprüsü

1903 yılında tamamlanan köprü, Brooklyn Köprüsü'nü geçerek dönemin en uzun köprüsü olmuş. Üzerine döşenen metro hattı ile Manhattan ve Brooklyn arasında metro geçişini sağlamış.


Central Park

Central Park, New York şehrinin Manhattan yöresinde, Amerika Birleşik Devletleri'nde 15 yıl süren çalışmalar sonucunda kurulan ilk parklar arasında. Ziyaretçilerini kapalı ortamlardan çıkarıp, açık alanlarda yapacakları aktivitelerle baş başa bırakarak, emsallerinden üstün birçok özelliği ile milyonlarca kişiye hizmet etmekte. 4 kilometre uzunluğundaki bir alana kurulu olan parkta, fayton, bisiklet, yürüyüş turları yapılabiliyor.130 farklı türde doğal ortamlarında yaşayan hayvanların oluşturduğu hayvanat bahçesi, yaban ördekleri ve kaplumbağaları ile gölünde sandalla yapılabilecek gezintiler sayesinde parkta harika bir gün geçirilmek çok mümkn.
Central Park’ın bunların dışında sizlere sunacağı daha bir çok güzelliği var. Bunlardan gölün yanında bulunan iki katlı Bethesta Terası, Bethesta Çeşmesini ve Angel of Water yani Suların Meleği Heykeli yalnızca birkaçı. Burası aynı zamanda, sokak çalgıcılarının bulunduğu, fotoğraf çekimlerinin yapıldığı, düğünlerin gerçekleştiği güzel bir mekan. Parkta bulunan Belvedere Kalesi, bir kısmı müze şeklinde kullanılan, Kuş Gözlem Yeri olarak hizmet veren bir yapı. Central Park’ı en iyi buradan gözlemleyebilirsiniz.
Parkt'a bulunan Delcorate Tiyatrosu, her yıl Shakespeare Festivali’ne sahne olan, binlerce kişiyi bir araya getiren bir alan. Ücretsiz izlenebilen bir festival olmasına rağmen, sınırlı sayıdaki yerden faydalanmak için, erken davranmanız gerekiyor.
Central Park’ı gezenlerin ilgisini çeken, yanında fotoğraflar çektirdikleri The Obeliks’i de unutmamak gerek. Mısır’dan Amerika’ya getirilmiş olan Kleopatra’nın İğnesi olarak da tanınan heykel, bilinen en eski insan yapımı olmasıyla da önemli bir eser. Parkta bulunan Great Lawn yani büyük yeşil alan, dinlenmek isteyenlerin, piknik yapanların hoşça vakit geçirmek isteyenlerin uğrak yeri.
Ziyaretiniz kış aylarına denk geldiyse, Buz Pateni Pistlerini atlamayın. Parkın merkezinde bulunan Lasker Rink, yazın yüzme havuzu olarak, kışın da buz pateni alanı olarak hizmet veriyor.
Hayvanat bahçesine yakın olan Wollman Rink ise, sadece kışın buz pateni alanı olarak kullanılıyor. İster izleyici olarak, isterse buz pateni yaparak keyifli saatler geçireceğiniz bu sahalarda, dilerseniz özel ders de alabilirsiniz.
Parkta bulunan çilek bahçesi ve Shakespeare bahçesi; etkinliklerin, anma törenlerinin düzenlendiği alanlar. Restoranlar ve kafeler ise, o atmosferin içerisinde hoş vakit geçirip, yemek yiyebileceğiniz yerler. Gördüğünüz gibi her şey en iyi şekilde düşünülerek hazırlanmış, mükemmel bir park.
Amerikan filmlerine set olmuş, dünyaca ünlü yıldızların evlerine manzara olmuş bu parkı görmek, New York’a gidenlerin ilk amacı olmalı.


Times Meydanı

Times Meydanı, Manhattan Bölgesi'nde, lüks otellerin, restoranların bulunduğu, dünyaca ünlü ışıltılı bir alan. Bölgenin eğlencelerle dolu en iyi alanı dersek haksızlık etmeyiz.


Rockefeller Center

1930’larda kurulmuş iş ve eğlencenin bir arada sunulduğu, dünyanın tek bir kişiye ait olan yegane kompleksi. İçerisindeki restoranlar, mağazalar, buz pateni pisti, 6000 kişilik tiyatrosuyla muhteşem bir yapı. Özellikle Noel zamanlarında buradaysanız, mutlaka görmeniz gerek.

Chinatown-Newyork

Şehrin meşhur Çin mahallesinde, Çin yemeklerinin tadına bakabilir, hediyeliklerinizi alabilirsiniz. Eğer Ocak-Şubat aylarında ziyaret ettiyseniz, Çin yeni yılı kutlamalarıyla şenlenen bölgede oldukça keyifli saatler geçirebilirsiniz.

Ground Zero - Word Trade Center

Meşhur ikiz kulelerin bulunduğu; 12 Eylül saldırılarına kadar, Word Trade Center olarak anılan bölgenin adı, Ground Zero yani sıfır noktası olarak değişmiş. Terörist saldırıların olduğu bu alan, turistlerin yoğun ilgi gösterdiği bir yer

.
Soho Meydanı

Modanın takipçisi olan mağazaların, lüks restoranların, kafelerin, sanat galerilerinin bulunduğu bu meydan, size keyifli anlar yaşatacak. Dünyaca ünlü Broadway Caddesi'nde alışveriş yapmak isterseniz buraya gitmelisiniz.

Harlem

Filmlerden tanıdığımız Harlem bölgesini nostalji yaparak kırmızı gezi otobüsleriyle gezmenizi, bölgedeki kiliselerden birinde çalınan müziğin ritmini dinlemenizi öneririz. Spanish, Negro, Italian olarak üç bölgeye ayrılan Harlem’de, öğle yemeği için de vakit ayırmak güzel olacaktır. Afrika kültüründen eserlerin bulunduğu Studio Museum in Harlem ve siyahi kültürün özelliklerini sunan Schomburg Center for Research Black Culture bölgede gezebileceğiniz kültürel mekanlar.


San Diego

Ülkedeki lakabı en güzel şehir olan San Diego’nun en hareketli yeri Down Town olarak bilinen bölge. La Jolla semti fok balıklarının bulunduğu doğal bir koy. Bölgede bulunan lüks restoranlar ve sanat galerileri oldukça fazla ziyaretçi çekiyor. Şehirde bulunan San Diego Hayvanat Bahçesi, ülkenin hatta dünyanın en büyük hayvanat bahçelerinden biri. Sea World ve Shamu bölgelerinde yapılan katil balina şovları da ziyaretçiler için ilgi çekici bir gösteri. San Diego'da bulunan çok sayıdaki müzeden biri olan Midway müzesi, 2. Dünya Savaşı’nda Japonlara karşı ilk ateşin açıldığı uçak gemisidir. Şehre gelindiğinde görülmesi gereken yerlerden biri de, şehre bir köprü ile bağlanmış olan Coronado Adası... Ada, zenginlerin ikamet ettiği bir yer. Plajları, denizi ve hayaletiyle ünlü oteliyle tanınıyor.

Hollywood

Hollywood, Kaliforniya eyaletinde Los Angeles bölgesinde bulunan sinema stüdyolarının bulunduğu ve film yıldızlarının oturduğu, sinemanın kalbinin attığı bir yer. Hollywood, Amerika Birleşik Devletleri'nde görülmeye başlanmış ve sonrasında bütün dünyaya yayılmış bir rüya..
Hollywood’da ilk film stüdyolarını kuran şirket Paramount, Mille’nin deposunu kullanmış. Daha sonra yıldızı parlayan bölgeye Universal, United Artist, Colombia, MGM, RKO ve 20th Century Fox firmaları stüdyolar açmaya devam etmiş.
Hollywood’da film stüdyolarını gezerken, yüzlerce ünlü filmin çekildiği sahneleri tekrar yaşamak, ziyaretçilerine keyif veriyor. Her yıl buraları gezen milyonlarca turist, King Kong’un canlanmış halini, büyük San Fransisco depreminin çekildiği binayı, Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i yardığı yeri, Jaws’ın çekildiği kasabayı gördükçe, görkemli film platolarının etkisinden uzunca bir süre kurtulamıyor.


Disneyland

150 hektarlık alana kurulmuş olan eğlence parkı Orlando şehrinde bulunuyor. İçerisinde Disneyland’ı dolaşabileceğiniz bir tren garı, Magic Kingdom ve Animal Kingdom Parkları, geleceğin dünyasını gösteren Epcot parkı, MGM Stüdyoları, 3 su parkı, 25 otel ve alışveriş merkezi bulunuyor Gölün içerisinde dolaşabilmeniz için bir vapuru bile bulunan bu dünyada, eğlencenin tadına doyamayacaksınız.
Lake Mead Gölü
Amerika Birleşik Devletleri'nin Arizona ve Nevada eyaletleri arasında insan eliyle yapılmış, ülkenin en büyük doğal gölü. Doğa ve su sporları için ideal ortama sahip olan göl, Amerika’da rekreasyon alanları içerisinde en fazla ziyaretçiyi çeken bölgelerden biri olarak biliniyor.


Miami

Miami, Amerika Birleşik Devletleri'nin Florida eyaletinin turizm açısından oldukça önemli bir şehri. Tüm dünyanın gözdesi olan şehir, denizi, kumsalı, eğlenceleri ile herkesin bir kez olsun gitmek istediği bir tatil cenneti.
Dünya çapında tanınan ünlülerin malikaneleri, palmiye ağaçları, flamingo kuşları, alışveriş mağazaları, Miami Beach’te deniz sefası, restoranları, hareketli geceleri ile sizde de iz bırakacak bir yer.


Las Vegas

Nevada eyaletinin şehri olan Las Vegas, Amerika Birleşik Devletleri'nin olduğu kadar tüm dünyanın da eğlence ve kumar merkezi. Kentte bulunan kumarhanelerin dışında, görkemli heybetiyle gökdelenlerin, müzelerin, parkların cazibesi de ziyaretçilerin gözünden kaçmamakta.
Şehirde bulunan Doğa Tarihi Müzesi, Nevada vahşi hayatının en iyi şekilde tasvir edildiği bir ortam. Dinozorlar, köpekbalıkları, balinalar, Afrika’nın savanası ve ormanları görenleri uzun süre etkisinde bırakıyor. Strip’te bulunan Mirage, önceleri bir tiyatro alanı iken, şimdilerde dereleri, suyolları, şelale görünümleriyle kumarhane otele dönüştürülmüş. Strip’teki, Stratsphere Kulesi ise, 350 metrelik yüksekliğiyle, manzaranın keyfini yaşatacak ziyaretçilerini beklemekte. Bölgede bulunan kumarhanelerin tamamı, gelenlere kuğular, ördekler gibi görsel hayvanlarla harmanlanmış doğanın doyumsuz keyfini sunuyor. Las
Vegas’ta görebileceğiniz evlenme kiliseleri, böyle bir şehirde evlenme hayali kuran çiftlerin uğrak yeri. Büyük Kanal mağazaları da, alışveriş tutkunlarının adresi.



Boston

Massachusetts eyaletinin başkenti olan şehir, ülkenin en eski tarihine sahip. Şehirde bulunan Özgürlük Yolu (Freedom Trail), Boston’un Yürüyen Kent olarak anılmasını sağlamış. Bu tarihi yolda 2-3 saatte tam 16 tarihi yeri gezme olanağına sahip oluyorsunuz. Bu yolda yapacağınız 4 kilometrelik bir yürüyüş, size Boston tarihi hakkında bilgi verecek. Amerika’daki ilk yeraltı metrosunun bulunduğu şehir, tam bir eğitim yuvası.
Boston, dünyaca ünlü Harvard Kolej ve üniversitelerin mekanı.
Kent merkezinde bulunan Belediye Başkanlığı Sanat Galerisi ve Scollay Meydanı Galerisi’nde sanatçıların en güzel eserlerini görme şansı var. Strand Tiyatrosu, Boston Balesi, Huntington Tiyatrosu, Boston Opera Evi, Boston Senfoni Orkestrası tiyatro, bale, opera ve müzik tutkunlarına haz duyacakları gösterileri tattırıyor.
Boston limanında bulunan 34 küçük adaya düzenlenen feribot seferleri, adada yürümek, yüzmek, kuş izlemek, balık tutmak için bekleyen doğa tutkunlarının tercih edeceği geziler. Boston Limanı’nda ve Charles Nehri’nde sandal turu, Halk Bahçesi’nde kuğu şeklindeki botlarla nostaljik gezintiler, şehrin romantizmini anlamaya yardımcı oluyor


Washington DC


Amerika Birleşik Devletleri'nin başkenti olan Washington DC, hiçbir eyalete bağlı olmayan federal bir bölge. Ülkenin sanat merkezi konumunda olan, önemli kuruluşların bulunduğu bir yerleşim yeri. Şehrin merkezinde yer alan National Mall, içinde bahçeler, yeşil alanlar, anıtlar barındıran açık hava parkı olarak dikkat çekiyor.
Ulusal Sanat Galerisi, Washington Anıtı, Lincoln Anıtı, Birleşik Devletler Botanik Bahçesi görülmeye değer yerleri.
Beyaz Saray ise, 6 hektar alanın içerisinde bulunan, Amerika Birleşik Devletleri başkanlarının resmi olarak oturduğu bir bina. 18. yüzyılda Georgian stiliyle inşa edilmiş bina, geçen zaman zarfında pek çok kez tadilat geçirmiş. En son 1949 yılında aslına sadık kalınarak yenilenmiş. Göz alıcı ihtişamıyla, ziyarete açık olan bölümlerini her gün binlerce kişinin gezdiği Beyaz Sarayı siz de gezmek isterseniz, önceden rezervasyon yapmanız gerekecek. Şehirde yaklaşık 300 adet devlet adamına ve savaş kahramanlarına ait heykel ve abide bulunuyor. Çok ilginç bir plana sahip olan şehirde, tüm binaların yüksekliği Washington Ulusal Katedrali’nden daha yüksek değil. Şehir geniş parkları ve yeşil alanlarıyla biliniyor. Roch Creek Parkı 710 hektarlık alanıyla, dünyada bir şehir içerisinde bulunan en geniş park olarak dikkat çekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder